Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ,alakasız bir çıkışla istifasını isteyen Kemal Kılıçdaroğluna öyle bir cevap yetiştirdi ki;Bakanın sözlerinde Kılıçdaroğlunun tüm hal-i pür melalini görmek mümkün!..

"CHP Genel Başkanı ile ilgili özel bir şey söylemek istemem. Seçimi geçelim, eğer hala yerinde kalabilirse o zaman ben onu muhatap alıp sözlerine cevap vermek isterim. CHP Genel Başkanı bir kamera şakası sonucunda gelmiş bir kamera kazasıdır. Onun sözlerine özel olarak değer verip bir cevap vermeyi uygun bulmuyorum" Demek ki neymiş?! Kılıçdaroğlu=Kamera kazası.. Siyasetin "kamera kazası” nın siyasi ömrü ,Bakan’a göre seçimlere kadar!.. Bu varsayım,CHP’li kaynakların değerlendirmelerine de bakıldığında doğrulayıcı sinyaller veriyor.. Kılıçdaroğlu projesi saman Alevi misaline dönüyor..!Çünkü başta CHP tabanı Kılıçdaroğlu’nun "proje ürünü” olduğunu anlamış durumda!..ABD-AB muhipliği,Sorosçu kadro,PKK sempatizanı genel başkan yardımcısı,sermaye ağaları ile sıkı muhabbet,kısaca Ak Partileşen bir CHP ,samanın alevini söndürüyor.. Elde veriler var..Gazeteciler son kamuoyu yoklamalarını ve bu yoklamaları yapan şirketlerin yöneticileriyle görüşüyorlar.. Sonuçları şöyle yansıtıyorlar.. "… CHP’ye güvenmeyenlerin oranı son 6 ay içinde yüzde 44.5’den yüzde 53’e yükseliyor. "Kılıçdaroğlu yönetiminde CHP ülkeyi yönetemez” diyenlerin oranı ise yüzde 65.2... İktidar açısından en negatif sonuçlar içeren bu ankette bile CHP alternatif değil.. CHP, Kemal Bey’in ilk günlerindeki havada değil. Milliyet Yazarı Kadri Gürsel’in şu yorumu dikkat çekici: "İktidarı sağdan zorlayacak bir rakip yok ve CHP de potansiyel seçmenini ikna etmekten uzak. Bu şartlarda AKP’nin uğradığı güven kaybı bir sabit veri haline gelse bile siyasetteki dengesizliğin azalmasına vesile olmaz. Türkiye’nin meselesi hala CHP. Ve seçime sadece 5 ay kalmışken ‘Benim adım Kemal’ demek yetmiyor.” İktidar yanlısı olması bir yana siyaseti en iyi okuyan ve doğru haberler veren Gazeteci Şamil Tayyar’ın köşesindeki satırlar önemli.. Tayyar şöyle diyor.. "… uluslar arası çevrelerde asıl senaryonun AK Parti ile CHP’yi bir araya getirmek olduğunu daha önce ifade etmiştim…” Bu değerlendirmeye iyi bakıldığında,dönüşü hedefleyen Y-CHP’nin hangi projelere teslimiyet içerisinde olduğu açık seçik görülecektir!.. Tayyar diyor ki;”Böyle bir senaryo, iktidar yorgunu AK Parti’nin düşüşe geçtiği, CHP’nin ise Kılıçdaroğlu ile birlikte şaha kalktığı tezi üzerine bina ediliyordu. Özellikle 12 Eylül referandumu tüm hesapları alt üst etti…” Son senaryo da şu.. Zayıf AK Parti iktidarı... "Hesap şöyle yapılıyor: Koalisyon seçenekleri zorsa AK Parti’yi yeni anayasaya yapamayacağı, iktidarı ise güçlükle ayakta tutabileceği bir sonuca mahkum edelim! Bu durumda senaryo, AK Parti’yi 276-330 arasında milletvekili çıkarabileceği oy oranına hapsetmeyi amaçlıyor. "Sonrasına meclis içinde bakarız” havasındalar. Koalisyondan umutlarını kestiler, sıra bunda…” Hesap buysa arşın ortada..Kılıçdaroğlu,Bakan Günay’ın dediği gibi "Haziran’a kadar Kemal abi!!” Büyük umut bağlanan Kılıçdaroğlu’nu bu yola sokan belli Gürsel Tekin..Gerçek bir cumhuriyet çocuğunu Boğazın yalılarından taşan Soros havasında devşiren ve Y-CHP’yi ABD-AB projesi için ikna eden K.Gürsel.. Gürsel Kılıçdaroğlu’nun üzerine ilk toprağı atandır..